ABD CHICAGO MERCANTILE EXCHANGE’DE  
İŞLEM GÖREN ENSTRÜMANLAR VE CME’DE   
HEDGING YÖNTEMLERİ-I

ERCÜMENT BARAN *

I- GİRİŞ
bir finansal ürünün gerçekten alınıp satılması yerine, o ürünün fiyatında oluşacak değişikliklerden yararlanma üzerine kurulmuş sistemler, genel olarak “Vadeli Piyasalar” olarak adlandırılmaktadır. Burada söz konusu finansal ürün, paradan tahıllara, metallerden hisse senetlerine ve kimyevi maddelere kadar birçok ürünü kapsayabilmektedir.
Vadeli piyasalarda bütün işlemler ilerde gerçekleşecek fiyatlar esas alınarak, bugünden yapılmaktadır. Yapılan bütün işlemler, her biri belli bir tutarda bedel ihtiva eden kontratlar üzerinden gerçekleştirilmektedir. Ancak bütün vadeli işlemler standart kontratlarda yer alan miktarlarda değil kontrat dışı miktarlar üzerinden de gerçekleştirilebilmektedir.
Vadeli piyasalarda işlem yapmaktaki temel güdü, finansal kurumların ileri ki tarihlerde finansal piyasalarda ortaya çıkacak risklere karşı kendilerini korumak olduğundan işlemler genel anlamda “Risklerin Sigortalanması, Hedging” olarak adlandırılmaktadır. Bu anlamda “Hedging”, herhangi bir finansal ürünün ilerdeki fiyat değişmelerine karşı bugünden, mevcut finansal enstrümanlar kullanılarak sigortalanması olarak tanımlanabilir. Spekülasyon ise hedgingden yani riskin sigortalanması işleminden farklı olarak çeşitli finansal enstrümanların kullanılması yoluyla vadeli piyasalardaki fiyat değişimlerinden kazanç sağlanmasıdır.

A- VADELİ PİYASALARDAKİ AKTÖRLER
Vadeli piyasalardaki aktörler genellikle, finansal enstrümanları kullanarak mali ve finansal piyasalarda ortaya çıkacak riskleri ortadan kaldırmayı amaçlayan bankalar, finans kurumları, vadeli piyasalarda devamlı işlem yapan aracı kurumlar yada bunların risk yönetimi ihtiyacı duyan müşterileri olabilir. Piyasalarda amacı sadece muhtemel riskleri sigortalamak olan işlemcilerin dışında spekülatörler de mevcuttur ki, bu, piyasalarda işlem hacminin, likiditenin yüksekliğini gösterir. Likiditenin yüksekliği, piyasalarda mevcut tüm enstrümanların kolayca alınıp satılmasını sağlayacaktır. Vadeli piyasalarda işlem yapabilmek, her zaman bir karşı tarafın varlığını gerektirmekle beraber, yapılan işlemlerin pozisyon kapatılması anlamında istenen zamanlarda, vadeler beklenmeksizin kapatılması mümkündür. Vadeli piyasaların doğrudan olduğu gibi dolaylı kullanıcıları da olabilir. Banka müşterisi bankasından faiz garantisi talep ettiğinde banka vereceği faiz garantisini, kendisini vadeli piyasalarda hedge ederek sağlayabilecektir. Bu piyasalara doğrudan veya dolaylı olarak katılımcıların sayısını artırıp likiditeyi yükseltmektedir.
II- FORWARD KONTRATLARI
Finansal piyasalarda firmaların kendilerini döviz kurlarındaki değişmelere karşı koruma yöntemlerinden bir tanesi, forward kontratlardır. Kendisini belli bir döviz kurundan güvence altına almak isteyen finansal kurum, bir yıllık forward kontrata girebilir. Forward sözleşmesi, belli bir miktar paranın (currency) gelecekteki belli bir tarihte, önceden belirlenen dolar fiyatı üzerinden alınıp satılması anlamında yapılan anlaşmadır. Önceden belirlenen fiyat, forward exchange rate olarak adlandırılır. Üzerinde anlaşılan döviz kurunun vade tarihte gerçekleşecek cari döviz kuru ortaya çıkıncaya kadar herhangi bir yaptırımı olmadığı gibi, vade tarihinde fiili teslim gerçekleşinceye kadar kontrat herhangi bir nakit hareketini gerektirmez. Bütün forward kontratların iki tarafı mevcuttur. Forward kontratın alıcısı, Long position almış iken, forward kontratın satıcısı, short po-sition almıştır. Kontratlar genellikle 30, 60, 90, 180 gün ya da 1 yıllık vadelerle standart hale getirilmişlerdir.
Örneğin yatırımcı, 30 günlük, 1 US Dolar= 100 Japon Yeni’nden long position aldığında, 30 gün sonra yatırımcı 1 milyon yen karşılığı 10.000 US doları satın almak zorundadır. Bir değişim aracı olarak kullanılan finansal enstrümanlardan farklı olarak forward kontratlar, New York Stock Exchange gibi merkezi finansal kurumlarda alınıp satılmazlar (1). Yani işlemler resmi borsaların dışında over the counter, tezgah üstü piyasada gerçekleşmektedir. İşlemlerin over the counter olarak gerçekleşebilmesinin anlamı, alıcı veya satıcı olarak bir karşı taraf bulunduğu sürece, kontratın istenilen vade ve tutardan gerçekleştirilebilmesidir. Forward kontratlarda anlaşılan vade sonunda getiri, negatif veya pozitif olabilir.
Örneğin yatırımcının yen satın almak üzere, forward fiyat 1 dolar, 97 Yenden bir yıllık forward kontrat aldığını varsayalım. Vade tarihinde 1 Dolar 100 yen olarak cari döviz kurunun gerçekleştiğini düşündüğümüzde yatırımcı dolar başına 3 Yen kayba uğrayacaktır. Cari döviz kurundan 1 dolar karşılığında 100 yen satın alabilecekken, satın aldığı sözleşme gereği, 1 dolar karşılığında ancak 97 Yen satın alabilecektir. Diğer taraftan bir yıl sonra cari  döviz kuru 1 dolar, 95 Yen olarak gerçekleştiğinde yatırımcı dolar başına 2 yen kar edecektir. Cari döviz kurundan 1 dolar karşılığında 95 Yen satın alabilecekken satın aldığı for-ward sözleşmesi ile, 1 dolar karşılığında 97 Yen satın alabilmektedir. Bu anlamda forward kontratlar gelecekte gerçekleşecek döviz kuruna bağlanarak muhtemel risklerin doğuracağı zararları azaltmaktadır. Ancak her forward kontratta ikinci bir tarafın daha olduğu düşünülecek olursa, bir tarafın kazancı diğer tarafın kaybı olacağı için işlem aynı zamanda özellikle aracı bankaların kredi riski ile karşı karşıya kalmaları gibi bir riski de beraberinde getirecektir. Bu nedenle ABD uygulamasında forwart kontratlarda işlemlere kredilendirme anlamında aracı olan bankalar kontrat tutarının % 5’ini teminat olarak istemektedirler.

III- FUTURES KONTRATLARI
Futures kontratları, belli bir finansal enstrümanın standart bir miktarı için yapılan ve üzerinde anlaşmaya varılmış bir vade sonunda gerçekleşecek alım veya satım sözleşmeleridir. Futures sözleşmelerinde tüm alımlar ve satımlar kontrat adı verilen miktarların katları üzerinden yapılır. Bu anlamda bütün alım ve satımların minumum miktarı 1 kontrat dır. Birden fazla gerçekleşecek alım ve satımlar 2 kontrat, 3 kontrat şeklinde kontratların tamsayılı katları şeklinde gerçekleşmektedir. Kontrat miktarları finansal enstrümanların her birinde farklılık göstermektedir. Alman Markı cinsinden gerçekleşecek kontratlarda yer alacak mark miktarı, Japon Yeni cinsinden yapılan kontratın içerdiği yen miktarından farklıdır. Bu anlamda futures işlemlerinde bir kontratlık Alman Markı almak veya satmak 125 bin mark almak veya satmak anlamına gelmektedir. Vadeli piyasalarda işlem gören Amerikan Hazine Bonolarından bir kontrat almanın yada satmanın anlamı ise, vade sonunda nominal değeri 100 bin dolar olan bono almak veya satmak ile aynı anlama gelmektedir. Aynı şekilde İngiliz Sterlini cinsinden 1 kontratın değeri; 25.000 Poundsu, Kanada Doları cinsinden 1 kontratın değeri; 100.000 Kanada Dolarını, İsviçre Frangı cinsinden bir kontrarın değeri 125.000 İsviçre Frangını, Japon Yeni cinsinden yapılacak 1 kontrat 12.5 milyon Japon yenini ifade edecektir.
Vadeli piyasalarda bahsettiğimiz gibi işlemler mal ve paralar esas alınarak gerçekleşmekle beraber en yaygın işlemler para esas alınarak gerçekleşenlerdir. Piyasalarda üzerinden futu-res işlemleri yapılan dövizler; İngiliz Sterlini, Kanada Doları, Alman Markı, Japon Yeni, İsviçre Frangı ve Avustralya Doları dır. Her bir döviz bazında kontratların standart olması yani aynı tutarlarda para miktarını ihtiva etmesi, taraflara, futures işlemlerinin yapıldığı piyasada kontratları serbestçe alıp satma imkanı vermektedir.
Yukarda bahsettiğimiz gibi, finansal kurumların gelecekte döviz kurlarında oluşacak muhtemel hareketliliğin getireceği finansal riskleri minimize etmekte kullandıkları diğer bir yöntem forward kontratlara benzer bir yöntem olan future kontratlar dır. Gelecekte belli bir tarihte, belli bir fiyattan kontratların alınıp satılması konusunda anlaşma, her iki finansal işlemin ortak noktası olmaktadır. Her iki kontrat arasındaki temel fark, futures kontratları elde tutmanın doğuracağı kar veya zarar her günün sonunda realize olup, ödenmekte iken, forward kontratlarda kar veya zarar ancak kontratın vadesi (expire day) dolduğunda realize edilmektedir.
Örneğin, firmanın yen için long position alarak 12.5 milyon yenlik bir futures kontratı Chicago Mercantile Exchange’de mevcut, Uluslar arası Para Piyasasından aldığını varsayalım. Aynı günün sonunda, varsayalım ki yenin futures fiyatı yükseldi. Bu durumda short position alan taraf, long position alan tarafa, futures kontratın yeni ve eski fiyat arasındaki birim fiyat farkını 12.5 milyon yenle çarparak kar olarak ödemek zorundadır. Bu günlük işlem sözleşmedeki vade doluncaya kadar devam edecektir. Her gün sonunda alınan long veya short pozisyonlara göre günlük kar zarar ortaya çıkacak ve gelir veya giderin kümülatif tutarı vade sonunda (mature day) netleşecektir.
Her iki kontrat arasındaki benzerliği görebilmek için varsayalım ki firma 12.5 milyon yenlik forward kontratta pozisyon aldı. Eğer gün sonunda piyasada futures kontratların yen fiyatının artacağı yönünde bir beklenti gündeme gelirse, firma forward kontratta long position almanın karlı olacağını fark edecek ancak muhtemel kar ancak forward kontratın vadesinin dolduğu (sözleşmenin mature olduğu) tarihte elde edilebilecektir. Futures kontratlarda olduğu gibi elde edilen karı gün sonunda realize edebilmek için firmanın forward kontratı likit hale getirmesi ve daha yüksek bir forward oranından yeni bir forward kontratta pozisyon alması gerekmektedir. Bu durumda mevcut durumu short pozisyonla kapayan taraf, firmanın realize olan karını ödemek zorundadır. Bu kısa analizden de görüleceği üzere, futures ve forward kontratlardaki fiyatlama ve işlem sonuçları birbirine benzemektedir.
Ancak bununla beraber, futures kontratlardaki fiyat, aynı miktar paranın ve aynı tarihli vadelerin söz konusu olacağı forward kontkarlardaki fiyatlarla birebir aynı olmamaktadır. Ancak tek bir durumda, vade tarihindeki faiz oranını kesin olarak biliyor olduğumuz durumda forward ve futures kontratların fiyatları eşit olacaktır. Ancak faiz oranları ekonomik verilerden en kolay etkilenen bir ekonomik politika aracı ve tesadüfi değişken olarak dikkate alındığından, futures kontratın fiyatları forward kontratın fiyatlarından farkı olacaktır. Ve aradaki farklılık futures kontratın fiyatlarının faiz oranları ile ne oranda birlikte hareket etme eğiliminde olduğuna bağlı olarak değişecektir. (2)
Örneğin futures kontrattaki fiyatlar, faiz oranları artarken artma eğiliminde ise, futures kontratlar forward kontratlardan daha az değerli hale geleceğinden futures kontratın fiyatları forward kontrattaki fiyatları aşacaktır. İşlem genel olarak şu şekilde gerçekleşmektedir. Futures kontrat fiyatları artarken faiz oranları da artma eğilimindedir. Dolayısıyla futures kontratta alanın long position ile elde edilen kar ortalama faiz oranından daha yüksek bir faiz oranındadeğerlendirilebilecektir. Fakat futures kontrat fiyatları düşerken faiz oranları da düşüyorsa, bu noktada ortaya çıkan zararlar ortalama faiz oranından daha düşük faiz oranlarından finanse edilebilecektir. Bu nedenle eğer, futures kontratdaki fiyatlar faiz oranları ile aynı yönde değişim gösteriyorsa, futures kontrat fiyatları forward kontratın fiyatlarından daha yüksek olacaktır (3)
Benzer şekilde, furures kontratdaki fiyatlar faiz oranlarının tersi bir hareket içinde ise, futures kontrattaki  fiyatlar forward kontrattaki fiyatlardan  daha düşük olacaktır. Gerçekte, tabii ki faiz oranları tesadüfi bir değişken olarak dikkate alınacaktır. Pratikte futures kontrat fiyatları ile faiz oranları arasındaki birebir ilişki oldukça düşük olup, futures fiyatlar forward fiyatlara yakındır. Bu nedenle futures kontratlar forward kontratların birbirine  yakın ikameleri olarak düşünülebilirler.
Vade tarihine kadar bekleme yerine günlük işlemlerle sonucu realize etme esasına dayanan futures kontratlarda edimin yerine getirmeme riski (default risk) oldukça azaltılmıştır. Eğer short yada long pozisyondaki kaybeden taraf doğan karı karşı tarafa ödemekten imtina ederse, futures kontratda kayıp, sadece o gün sonunda elde edilmiş kardan yoksun kalmakla sınırlandırılmış olacaktır. Futures kontratlarda ödememe riski, taraflardan işlem yapılmadan önce alınan ve işlemi yapan arcı kuruma bırakılan ve margin olarak adlandırılan bir nevi teminatın varlığı ile de azaltılmaktadır. Çünkü, futures kontrat alındıktan sonra, o gün sonunda  kaybeden taraf kârı, kendi teminat hesabından kazanan tarafın teminat hesabına transfer  etmektedir. Eğer transfer hesabı yeterli düzeyde değilse anında hesabın tutarının yükseltilmesi istenmekte aksi halde mevcut teminata el konularak diğer cezai şartlar uygulanmaktadır (4).
Futures kontratlar forward kontratlardan farklı olarak organize olmuş piyasalarda alım satıma konu olmaktadırlar. Organize olmuş piyasalar, teslim tarihleri, miktarlar ve teminatlar gibi kontratların temel özelliklerini belirlemekte, ayrıca katılımcıların uymaları zorunlu kuralları da belirlemekte, ayrıca katılımcıların uymaları zorunlu kuralları da belirlemektedir. Örneğin yabancı dövizler cinsinden yapılacak futures kontratlardaki işlemler 1919 yılında kurularak işleme başlayan kısaca The Merc. olarak bilinen ve Amerika’nın en eski vadeli işlemler piyasası Chicago Mercantile Exchange’nin Uluslararası Para Piyasaları bölümünde gerçekleşmektedir. Yine bu anlamda Amerika’nın en eski vadeli işlemler piyasalarından The Philadelphia Stock Exchange 1970 yılında kurulmuş ve 1982 yılında yabacı dövizler üzerinden gerçekleştirilen options işlemlerine başlamıştır.
Finansal kurumlar gelecekte döviz cinsinden yapacakları ödemeler için yukarıda bahsettiğimiz gibi, futures kontratları riskin sigortalanması anlamında kullanmaktadırlar. Örneğin firmanın gelecekte dolar cinsinden ödemeleri olduğunu varsayalım. Firma doğması muhtemel riskler için The Merc’den yen bazında futures kontrat alabilir. Eğer yenin dolar fiyatı, başlangıçtaki 100 yen, 1 dolar paritesine göre artış gösterirse, firma dolar bazında çok daha fazla ödeme yapmak durumunda kalacaktır. Bununla beraber firma, futures kontrattan, futures fiyatlar da yükselirse kar elde etmeye devam edecektir. Eğer yenin dolar fiyatı düşerse, firma futures kontratta para kaybedecektir. Zarar ancak dolar ödenerek alınacak malın fiyatı artırılarak yani elde edilecek ekstra karlarla telafi edilebilecektir. Bu nedenle, firma riskini, 100 Yen 1 Dolar paritesine kendini bağlayarak sigortalayabilir.
Bu yolla şiddeti azaltılmaya çalışılan risk tamamen ortadan kaldırıla-mayabilir. Çünkü futures kontratın fiyatı döviz kurları ile birebir değişmemektedir. Dolayısıyla, eğer dolar / yen döviz kuru artar, yenin dolar fiyatı yükselir ve firma para kaybederse, dolar kullanılarak alınacak mallara yapılacak ekstra ödemeler, futures kontratlarda fiyatların yükselmesi ile telafi edilebilecektir. Fakat gerçekte fiyatlardaki hareket beklendiği şekilde gerçekleşmez ve firma yen riskini ortadan kaldıramaz.
Risklerin tamamıyla ortadan kaldırılması anlamında, eğer firma finansal işlemdeki net sonucun alınacağı tarihi kesin olarak bilmiyorsa, futures kontratlar daima forward kontrattan daha akılcı olacaktır. Forward kontratlarda, firmanın kesinlikle net sonucun alınacağı tarihi biliyor olması gerekmektedir. Bu anlamda futures kontrat daha esnektir. Firma futures kontratla riskini, işlemlerin net sonucu alınmadan önce hedge edip bu tarihten önce kontrattan rahatlıkla çıkabilir (5).
Futures kontrattaki fiyatlar genellikle döviz kurları ile birebir değişmediği için kontrat riski tamamıyla ortadan kaldıramayacak ve bu futures kontratların bir dezavantajı olacaktır. Diğer bir dezavantaj, firmanın riskten uzak tutmak istediği miktar ile kontratlardaki asgari fiks tutarların birbiri ile tam uyuşmamasıdır. Örneğin firma 20 milyon yenini hedge etmek isterken kontrat başına sadece 12.5 milyon yen riskten uzak tutmak için işlem kapsamına alınabilecektir. Bu nedenle firma ilave 5 milyon yenini kontrat için kullanmak zorunda kalacaktır.

A- FAİZ TEMELLİ KONTRATLAR
1- Chicago Mercantile Exchange’de İşlem Gören Faiz Temelli Finansal Enstrümanlar (6)
a- Üç ay Vadeli Eurodolar
Eurodolar basit anlamda, ABD dışındaki ülkelerde ticari bankalarda açılan dolar mevduatlarıdır. Doların uluslar arası piyasalarda vazgeçilmez ve tek para birimi haline geldiği son yıllarda Eurodolar mevduatları da büyük bir önem kazanmıştır. Soğuk savaş sonrası Rusya da mevcut döviz kaynaklarının el konulma tehlikesi ile ABD sınırları içindeki bankalara yatırılamaması, körfez bölgelerinde elde edilen petrodolarların güvenli bir merkez olarak Avrupa bankalarının seçmeleri bu bölgede oluşan dolar mevduatlarının Eurodolar olarak özel bir isim almasına neden olmuştur. Bu anlamda Eurodolar mevduatları uluslar arası sermaye piyasalarında çok önemli bir role sahip olmuştur.
İnterbank piyasasında offshore dolarların spot ve forward anlamda anında teslimi, übankalara, herhangi bir döviz riskine katlanmadan yabancı ithalatçılara derin anlamda fonlama yapma imkanı vermektedir. Eurodolar mevduatları, mevduatı kabul eden bankanın güvencesi ve teminatında olup, ilgili bankanın bulunduğu ülkenin devleti tarafından bu mevduatlar sunulan herhangi bir güvence mevcut değildir. Bunun dışında kalan enstrümanlar için düşük de olsa bir risk varken Eurodolar mevduatlara risk-free olarak bakılmaktadır. Bugün Chicago Mercantile Exchange de işlem gören Eurodolar vadeli mevduatlara dayalı futures kontratlar, Libor (London İnterbank Offered Rate) oranlı, üç ay vadeli ve 1 milyon dolar tutarlı işlemleri ifade etmektedir.
b- Bir Ay Vadeli Libor
Libor, Londra İnterbank piyasasında ticari bankalar arsında Eurodolar vadeli mevduatların değerlendirilmesinde kullanılan referans faiz oranıdır. Libor, ticari krediler, değişen oranlı borçlanma senetleri veya teminatlı gayrimenkul kredilerinin değerlendirilmesinde önemli bir araçtır. Chicago Mercantile Exchange de işlem gören Libor kontratlar, Eurodolar kontratlara paralel bir enstrüman olmakla beraber, CME de bir aylık Libor 3 milyon Dolarlık bir mevduatı temsil etmektedir.
c- Onüç Haftalık Hazine Kağıtları
Amerikan devletinin doğrudan güvencesi ile ihraç edilen ve her türlü riskten arındırılmış borçlanma senedi olan hazine kağıtları yüksek güvenlik ve likidite özelliği dolayısıyla para piyasalarının en yüksek fonlama yaptığı finansal enstrümanlardır. Hazine bonolarının risksiz olmaları, kağıtların getirilerinde meydana gelen değişmelerin, saf faiz oranı hareketi olarak yorumlanmasına neden olmaktadır. CME’de üçer aylık ve dört dönemlik hazine bonosu temelli futures kontratlar her an elde edilebilecek kadar üzerine işlem yapılan devlet borçlanma kağıtlarıdır.
d- Euroyen
Eurodolar hesaplarına paralel olarak Euroyen hesapları, Japonya dışında açılmış yen mevduatlarıdır. Aynen dolarda olduğu gibi yen de üzerinde günboyu 24 saat uluslar arası  tüm piyasalarda işlem yapılan finansal bir araç haline gelmiştir. CME ile beraber, Euroyen futures kontratlar Singopore İnternational Monetary Exchange (SİMEX)de de önemli bir ağırlığa sahiptir. Karşılıklı aktarma sisteminin varlığı yoluyla açık pozisyonlar Chicago veya Singapore borsalarında aynı anda kullanılabilmektedir. SİMEX gibi CME’de de toplam 12 çeyrek yıllık yani 3 yılı kapsayan Euroyen kontratları toplam işlemler içinde önemli yer almaktadır.
e- Bir Aylık Federal Fonlar
Federal fonlar, Federal Reserve Sistem’in üyesi bankaların elde tutmak zorunda oldukları disbonibilite ve yasal karşılıkları aşan ve bir işgünü içinde üye bankalar arasında transfer edilebilen kaynaklardır. Bu kaynakların Federal bünyesinde tutulması herhangi bir faiz getirisi sağlamayacağından, satışı kurumlara faiz getirisi sağlayacak öbür türlü fonlar atıl kalacaktır. Genel olarak kullanılan Federal Reserve Bank fon işlemleri bir gecelik (overnight) olarak gerçekleşmektedir. CME bünyesinde LİBOR’a benzer ayrı ayrı oniki Federal fona dayalı futures kontratı mevcuttur.
f- Doksanbir Günlük CETES (Mexi-can Treasury Bills)
Certifcados de la Tesareria de la Fedekacion, kısaca Cetes olarak adlandırılan, Mexico pesosu cinsinden ödemesi yapılan ve devlet tarafından ihraç edilen kısa vadeli bir finansal araçtır. Cetes piyasası Meksika’da kısa vadeli faiz oranlarının belirlenmesinde önemli bir gösterge olarak kullanılmaktadır. ABD hazine bonoları gibi Cetesler de 28 ve 91 günlük vadelerde işlem görmektedir.
g- Yirmisekiz Günlük TIIE’ler
The Tasa de İnteras Interbancario de E-quilibrio veya kısaca TIIE, Meksika borsalarının, Meksika Merkez Borsası’ ndan borç almak veya borç vermek konusunda üzerinde anlaştıkları ve İnter-bank faiz oranını belirleyen denge fiyat olarak bilinmektedir. Bu anlamda TIIE bir denge (market-clearingi) fiyatıdır.

B- FAİZ ORANLI FUTURES KONT-RATLAR
Chicago Mersantile Exchange de işlem gören faiz oranlı futures kontratlar, 100 endeksinden futures kontrat faiz oranının çıkarılması ile bulunan faiz endeksi kullanılarak işleme konu edilmektedir. Dolayısı ile % 5’lik faiz oranı, fiyat endeksinin 95 olması anlamına gelecektir. Bu fiyat endeks yapısı ile, eğer faiz oranı artarsa, kontrat fiyatı düşecek, faiz oranı düşerse, fiyatlar yükselecektir. Bu nedenle faiz oranları düşerken kar elde etmek için futures kontrat alıp long positiona girmek, faiz oranları yüksekken futures kontratları satıp short positiona girmek gerekecektir. Her iki durumda da beklenti gerçekleşirse, kontratları likide çevirip, kar elde etmek mümkün olacaktır. CME’de işlem gören faiz temelli futures kontratlar “tick” olarak adlandırılan ve 0.01’lik minimum fiyat değişimini ifade eden işlemler bazında değer kazanmakta veya kaybetmektedir. Dolayısıyla kontratlardan kayıp veya kazançlar tick (7) sayısının tick  değeri ile çarpılması sonucu bulunacaktır. Eurodolar ve hazine bonosuna dayalı futures veya libor kontratlarda minimum tick 0.005 olup söz konusu fiyat hareketinin parasal değeri 12.5 dolardır.
Dolayısıyla 95.005’den 95.01’e düşen fiyat hareketinin long position alan yatırımcı açısından anlamı 12.5 dolar kâr, short position alan yatırımcı için ise 12.5 dolar zarardır. Euroyen ve Mexico pesosu esaslı futures kontratlarda da işlem aynı olmakla beraber kâr veya zarar sırasıyla Japon Yeni yada Mexico Pesosu 1 cinsinden gerçekleşecektir. Dolayısıyla 0.01’lik fiyat değişimi 2.5 Japon Yeni yada 50 Mexico Pesosu’nu ifade edecektir.

(*) Maliye Bakanlığı Gelirler Baş Kontrolörü
(1) Arnold MIYAMOTO, “Linking the Domestic and Foreign Cost of Capital”, Bank of America Research Monograph, Number 50, Winter 1999
(2) Smith STULZ-Rene STULZ, “The Determination of Firms’ Hedging Policies” Journal of Financial and Quantative Analysis, December 1999
(3) Fischer BLACK, “The Pricing of Commodity Contracts”, Journal of Financial Economics, January 1998
(4) P. AKİEN, “Glübalization of Stock, Futures, and Option Markets”, Federal Reserve Bank of Chicago Economic Review, July 1997
(5) J. COX, “The Reationship Between Forward and Futures Prices”, Journal of Financial Economics, September 1997
(6) Report ANNUEL, “How To Get Started Trading CME İnterest Rate Products”, CME, Chicago1999
(7) Futures piyasalarında karı veya zararı belirleyen kontratın vadedeki değeridir. Ülkeler arası faiz farkları gözardı edildiğinde yen, mark ve frank kontratlarının vadedeki değeri 1/parite olarak ifade edilebilir.

Son Güncelleme (Cuma, 03 Temmuz 2009 12:36)